8.11.15

Bebekle yurt dışı gezsisi nasıl yapılır?

Eylül kuzum uyumuşken, ayağımın tozuyla hemen yazıvereyim dedim.
Hehe, maşallah diyeyim de bu aralar gündüz uykusu kesintisiz 30 dk olmaya başladı :)

Daha önce bu yazımda da bahsettiğim gibi; ''Eh, bebek de oldu artık, bundan sonra kırıp oturun dizinizi'' mantığı eskidenmiş. Bebeğimizle birlikte gerçekleştirdiğimiz 8 günde 11 şehir, 3 ülke(Napoli, Roma, Vatikan, Floransa, Montecattini, Orvietto, Pisa, Venedik, Verona, Sirmione, Slovenya-Lübyana) gezisinden sonra size bunun garantisini verebilirim. Üstelik bizim bebiş öyle ağzı var dili yok, çanta gibi oradan oraya taşınsa da hiç sesi çıkmayan sakin bebeklerden de değil. Ele avuca sığmayan, üst düzeyde ilgi manyağı bir bebek :D Eee, nasıl oldu da tüm bunlara rağmen çok, çoook rahat bir tatil geçirdik? Sihirli bir değneğimiz yoktu elbet.
Sadece sırt çantamız ve cesaretimiz ile çıktık yola;
  • Öncelikle beslenme konusunda kızım blw (baby lead weaning) yani bebeğin kendi kendini beslemesi dediğimiz yöntemle beslendiği için hiç sıkıntı yaşamadık. Bu apayrı bir yazı konusu ama kısaca bahstmek gerekirse, bir restauranta gittiğimizde aynı anda herkes kendi yemeğini yediği için çok rahat oldu bu yemek işleri. Emzirirken ise basit bir emzirme örtüsü yer ve zaman fark etmeksizin işinizi görüyor.
  • Beslenmeden sonra en önemli diğer bir konu alt değiştirme, değil mi? Zaten gezdiğimiz yerlerde bolca cafe mevcuttu. Bu tarz durumlarda da bize bir cappucino molası oldu :)
  • Ya bebek hasta olursa? Bunun garantisini kimse veremez sonuçta, ne kadar dikkat etsen de hastalık Allah'tan gelen bir şey bana göre. Hasta olacağı varsa evde de hasta olabiliyor bebişler ama çok şükür bunu da kazasız belesız atlattık. Kızımın pançosu vardı ve kapalı bir ortamdan açık alana çıkarken pat diye kafasına atıp çıkıyorduk ve hava değişiminden etkilenmedi o yüzden. Havanın çok güzel olduğu zamanlarda şu üstteki fotodaki içi polar, dışı örgü puantiyeli ceketimiz iş gördü :) En soğuk yer Slovenya'nın başkenti olan Lübyana idi. Orada da kar montunu giydirdik ve çok şükür hiç hasta etmedik minik kuşumuzu :)
  • Taşıma işlemi nasıl oldu peki? Boba gerçekten hayat kurtarıcı bir icat, samimi söylüyorum.. Müthiş bir icat.. Biz her ihtimale karşı yanımızda bebek arabasını götürmüştük ve onu da ilk gün kullandık. Resmen başımıza bela oldu. Gezimiz boyunca neredeyse hiç kullanmadık yani arabayı. Arabaya koyduğumuzda çığlık çığlığa ağlayan kız, bobaya binince resmen kuzuya dönüyordu :D Bazen arkada, ama daha çok önde taşıdık. Üstelik uykusu gelince normalde çok huzursuz oluyordu ama Boba'da uykuya da rahat dalıyor. Evde de bazen uyutmak için boba'yı kullandığımı da itiraf etmiş olayım bu arada :)
  • Son olarak bizim kızçemiz zaten fazlasıyla gezme aşığı. Artık kime çektiyse :p  Etrafı incelemekten huzursuz olmaya fırsatı olmadı hiç. Yani sözün özü, evdekinden bile keyifli bir 8 gün geçirdi kızımız. O mutlu, biz mutlu, herkes mutlu :)
Bebekle gezilmez diyenler, bu yazı size gelsin,

Cesaretini toplayamayan anne-babalar; artık alın lütfen şu sırt çantanızı;
Kim tutar çelebi ruhlu gezgin insanları :)

Çokça sevgiler Beyaz Sır'dan,,
.. ve de Zeynep Eylül'den ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder